Merhaba,
Bu yazımda sizlere Kappa Turla Napoli'de başlayıp, Torino'da biten İtalya turumuzun ,ilk gününden itibaren yaşadığımız tecrübeleri aktarmaya çalışacağım. Bu sefer farklı bilgi olarak tarihi detaylar da paylaşacağım.
Son hazırlıklar |
Düzce'de oturduğumu daha önce söylemiştim. Uçağımız 11 Mart Cumartesi günü Atatürk hava limanından sabah 10:00 sularında hareket edeceği için Cuma gecesi İstanbul'a gelerek, hava alanına yakın bir otelde konaklamayı tercih ettik. Otelin ismi Royal İnci hem hava alına çok yakın (taksiyle 5-10 dakika sürüyor,taksi parası yaklaşık 18 TL tutuyor,) hem temiz, hem de ekonomik (kişi başı 50 TL).
İstanbul'da Konakladığımız Otelin Önü |
Sabah bulutlu bir güne uyandık ama iyi dinlendiğimiz için dinç uyandık. Daha sonra kahvaltımızı yaptık ve hava alanına ulaştık. Orada tura katılan diğer 40 kişi ve tur boyunca bize eşlik edecek olan rehberimiz Cem Bey ile tanıştık. Genç ve oldukça yardımsever biri, tur boyunca arkadaşça tavrıyla bizi her konuda aydınlattı.
Napoli'de bizi bekleyen tur otobüsümüz. |
Uçak saati geldi ve THY hava yolları ile Napoli'ye ulaşacak yaklaşık 2 saat süren yolculuğumuz başladı. İtalya saati Türkiye'nin yerel saatinden 2 saat gerideydi. Napoli'ye vardığımızda saat 10:30'du, İtalya'da sıcacık, güneşli bir hava bizi bekliyordu. Herkes bavullarını aldıktan sonra 8 gün boyunca seyahat edeceğimiz tur otobüsüne doğru yola koyulduk. Şoförümüz Ufuk Bey ile tanıştık. Kendisi Trakyalı,hem çok iyi hem de çok komik; yaşadığı hayat tecrübelerini hem dikkatli olmamız için hem de eğlendirmek için bizimle paylaştı. :)
Napoli şehir merkezinde ki bir apartman |
Apartmanlarr ahh :) |
Otobüsle yaklaşık 20-25 dakika yolculuktan sonra Napoli şehir merkezine ulaştık. Napoli hakkında bilgiler vermek istiyorum. İtalya'nın güneyinde olan bir şehir. İsminin kökeni Nea (Yeni)-Polis(Şehir) yani Yeni Şehir kelimesinden gelmektedir. Sebebi Vezüv yanardağ patlamasından sonra körfezin ucunda ki Pompei küller altında kalmış ve körfezin karşı ucunda ki yani Napoli'nin olduğu yerde yeni bir şehir kurulmuş. Bu nedenle adı NeaPolis yani Napoli olmuştur.
Napoli Limanının Yoldan Görünüşü |
İtalya'nın 4. büyük kentidir. Dağların arasında kurulmuş bir ovada çarpık kentleşmeyle büyümüş bir şehir. Vezüv yanardağının eteğinde vokanik arazide tarım yapıldığı için toprakları çok bereketli; İtalya'nın tarımsal ihtiyacının çoğunu kendi başına karşılıyor diyebiliriz. Sadece tarımıyla da değil liman kenti olması da ekonomiye katkısını arttırmış bir şehir.
İnsanlarından bahsedecek olursak kural tanımıyorlar ne trafikte ne de özel yaşamda; toplumun kabul etmediği herkes bu şehirde barınmaya çalışıyor. Sanki Avrupa değil de Akdeniz ülkelerinden herhangi bir şehir gibi, ayrıca şehir merkezinde estetik olmayan apartman kültürü, balkonlarda asılı çamaşırlar,her yere saçılmış çöpler görmeniz mümkün..İtalya devletinin hüküm sürmekte gerçekten zorlandığı bir şehir. Ülkede halk arasında 'Güneyliler Kuzeylileri Sevmez, Kuzeyliler Güneylileri Sevmez, Napolilileri Kimse Sevmez' diye birdeyim var. Ne kadar doğru tartışılır. :) Benim tüm asiliğiyle hoşuma giden şehirler arasındaydı. :)
Etraftan toplanamayan çöpler hakkında bilgi vermek istiyorum. toplanamıyor çünkü Napoli'de mafya hüküm sürüyor. İtalya devletini hiç tanımıyorlar ve sevmiyorlar :) Öyle ki kendilerine İtalyan mısın diye sorunca hakaret olarak algılıyorlar. :) Hal böyle olunca mafya, devletin çöpleri toplamasına izin vermiyor; çünkü çöpte bir rant, ee devlette mafyanın çöpleri toplamasına izin vermiyor. Dolayısıyla çöpler etrafta kalmış oluyor. :/ Böyle garip bir durum söz konusu :)
Şehrin tarihi dokusundan da bahsedelim. Aslına bakarsanız Napoli tamamen süprizlerle dolu bir şehir. İç kesimlerine doğru tarihi doku biraz daha ortaya çıkıyor ama bu muazzam tarihi doku şehrin insanları tarafından çok hor kullanılmış.
Şehre girişte heybetli bir kale bizi karşılıyor. Adı Castel Nuovo; Napoli'nin liman kenti olduğunu
Castel Nuovo |
daha önce belirtmiştim. 13 yy'da limanı korumak amacıyla bu tarihi kale kurulmuş. Biraz daha ilerleyip şehrin meydanına geldiğimizde kocaman açık bir alan gördük adı Referandum Meydanı'ymış. Napoli İtalyan birliğine referandum ile bu meydanda katıldığı için Referandum Meydanı adını almış. Ayrıca opera binası ve günümüz AVM niteliğinde diyebileceğimiz Galleria'sı var. 150 yıl önce kurulan Galleria'nın amacı eskiden pazar yeri açık havada olduğu için hijyen ve güvenlik sıkıntısı varmış. Bu nedenle tüm dükkanları kapalı bir çatı altında toplama gereği hissedilmiş. Tam adı Galleria Umberto, bu isim İtalya'nın ikinci kralına ait. Eskiden Roma, Floransa, Venedik bağımsız şehirlermiş bunlar bir araya gelerek
Referandum Meydanı |
Galleria'nın içi |
İtalya birliğini oluşturmuşlar. Kutlama anıtı olarak da İtalya'nın ikinci kralının yani Umberto'nun ismi verilmiş. :) 4 katlı bir bina ilk katlarında en çok sergilenmesi gereken ürünler satılırmış. İkinci katlarında limancılıkla ilgili ofisleri yer alırmış. Kuş bakışı bakıldığında hac planı şeklinde tasarlanmış bir mekan. Tam ortasında demir,çelik ve camdan oluşturulmuş kubbesi var. Adeta ben sanayi ustasıyım mesajı verir gibi.
Galleria'nın Kubbesi |
Sokaklarda ki Dua Yerleri |
Biraz daha ara sokaklara girdiğimizde dar yollardan yürüyoruz. Sokaklar dar olduğu için motosiklet kullanımı yaygınlaşmış. Ayrıca dini köşeler yani dua köşeleri görüyoruz. İtalya'nın en dini kenti Napoli'ymiş. Hatta en çok kilise Napoli'de varmış. Dini duygularının fazla olmsının fakirlikle yakından alakası varmış. Batıl inançları vs. fazlaymış.
Ara sokaklardan |
Mafya Anısına Anıt |
Ayrıca Napoli'nin sembolü kurutulmuş bibermiş. Bizde ki nazar boncuğu gibi düşünebilirsiniz. Şans getirdiğine inanılırmış.
Biraz da yiyeceklerinden bahsedelim tabii ki en meşhuru İtalyan bayrağının rengini taşıyan Margarita pizzası. Bu arada Margarita, 2. Kral Umberto'nun eşi hani şu Galleria'ya adı verilen Kral. :) Pizza aslında İtalya'da fakir yemeği olarak biliniyor. İlk Napoli'de ortaya çıkmış.Tarım kenti olduğu için un, peynir ve yeşillik bol miktarda bulunmakta bu nedenle en kolay yapabilecekleri şey pizza olmuş. Odun fırınında pişer. Ana malzemesi domates, mozerella ve fesleğen. Immmm leziz :)
Şehir merkezini turladıktan sonra Napoli'nin deniz kenarına doğru yürüyüş yapıyoruz. Tam bu sırada bir anıt gözümüze çarpıyor. Üzerinde İtalyan'ca 'Suç örgütlerinin masum kurbanları anısına..' yazıyor. Üstü kapalı mafya örgütleri kastedilmektedir.
Karşıda Kubbesi Yol Olmuş Vezüv |
Deniz kenarına indiğimizde daha önce bahsetmiş olduğum Vezüv yanardağının silüetiyle karşı karşıya kalıyoruz. Yanardağ hala aktifmiş, hala depremler yaratıyormuş. Ara sıra dumanlar püskürtüyormuş. Ama en büyük felaketi 79 yılında muazzam bir patlama ile gerçekleşmiş. O kadar şiddetli patlama olmuş ki dağın tepesini kopmuş, şekli bozulmuş. 2000 küsür metrelik dağ, 1200 metrelere düşmüş. Antik Pompei şehrini küller altında bırakmış. Şehir yaklaşık 8 metre kadar küller altında kalmış. Bu patlamadan sonra arkeologlar kazı çalışmalarıyla Pompei şehrini yeniden ortaya çıkarmış. 2000 sene öncesinin liman kenti olan Pompei'nin şehir yapısı hiç bozulmadan küllerin altında kalmış. Hamamlar,spalar, genelevler, dükkanlar, kaldırımlar,caddeler, tiyatrolar, tapınaklar, vs. Sadece ahşap olan zeminler yanmış.
Pompei hakkında detaylı bilgileri öğrendikten sonra bu muazzam şehri görmek için otobüsümüze dönüyoruz. Körfezin diğer tarafına doğru yaklaşık yarım saat kırk beş dakika kadar yolculuğumuz sürüyor, ardından bu viran şehrin girişine geliyoruz. Tarihi dokusunu bizde ki Efes gibi düşünebilirsiniz. Şehre sonradan eklenen Neo-Klasik eserlerle şehirde ki yarım kalmışlık duygusu iyice vurgulanarak büyülü atmosfer arttırılmış.Ayrıca UNESCO kültür mirasıyla korunan Pompei senede milyonlarca turist karşılıyormuş. Bu sırada tura İstanbul'dan katılan iki arkadaş Beril ve İrem'le tanışıyoruz. Çok tatlı, çok samimi olan kızlarla hemen anlaşıveriyoruz ve kaynaşıveriyoruz. :)
Yarım Kalmışlık Duygusu ile Pompei |
Antik Tiyatroları |
Şehir merkezinde ki dükkanları |
Hamamları |
Pompei'de ki efsane turumuz bittikten sonra karnımız iyice acıkmıştı. Orada ki bir restaurantta 20 Euro'ya meşhur İtalya menüsü yedik. İçerisinde başlangıç olarak Makarna, ana yemek olarak kalamar ya da pizza vardı. Biz pizzayı tercih ettik. Tatlı olarak da dondurma yedik. İçecek olarak alkollü ya da alkolsüz olarak seçenekler sunuldu. Yeni arkadaşlarımızla birlikte İtalya'da ilk yemeğimizi yerken kadehi tanışmamıza ve keyifli vakit geçirmemiz şerefine kaldırdık. :)
Yemeğimizi yedikten sonra Napoli'ye tekrar döndük, caddelerinde akşam yürüyüşü yaptık.Ardından konaklayacağımız otele vardık. Temiz bir oteldi. O kadar yorgunduk ki ilk günden yastığı görmemle uyumam aynı anda oldu. :)
İkinci gün Romada olacağız :))))))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder