Geçen bir yılın ardından tekrar merhaba :)
Ne kadar da uzun zaman oldu bir şeyler yazmayalı, evet geri döndüm ve artık büyük göçümüzden itibaren anlatmaya başlayabilirim, hazırım.
Çalışmış olduğumuz firma yani Teknorot'un, Çin'de ki fabrikasında görevlendirilmek üzere Orkun'la birlikte bir teklif aldık ve kariyerimiz için bu teklifi seve seve kabul ettik.
|
Teknorot'ta çalışan arkadaşlarımızla veda,pardon uğurlama yemeği,
Veda kelimesine yöneticilerimiz çok kızıyor.
Geri geleceksiniz zaten neyin vedasıymış bu diyorlar :)
Sağ olsunlar :)
|
Sonrasında hemen hazırlıklara başladık. Çünkü arada ki bürokrasileri aşıp Çin'e gitmemiz kolay olmayacaktı nitekim de öyle oldu. Mayıs ayından beri Çin'de yaşamak için gerekli evrakları hazırlamak ve bunları konsolosluklara kabul ettirmekle uğraşıyoruz. Ancak Eylül ayında tüm izinleri tamamlayabildik. Ardından görev beklemez diyerek hüzünlü vedalaşmalarımızı yaptık ve yeni hikayelerimize başlamak üzere yola çıktık.
|
İyi ki geldiniz :) |
İstanbul Atatürk Hava Limanından Türk Hava Yolları ile ortak uçuşu olan Air China Hava Yollarından 15 Eylül Cumartesi 01:20 uçağına biletimiz alindi. Direkt uçuştu, aktarma yoktu. Bagaj hakkımız: 8 kg kabin, 25 kg da uçak bagajına konmak üzere kişi başı 33 kg'dı. Toplamda Orkun'la benim bagajımız 85 kg tuttu.
Çin'de yasamaya gittiğimiz için ilk seferimizde ekstra bagaj hakkıyla gitmeyi istedik. Önceden biletleri aldığımız acenteyi arayarak maliyetlerinin kilo başı 7 dolar olduğunu öğrendik. Ödemesini de hava alanında ki ödeme noktalarına yapmamız gerekliymiş, bizde bütçemizi buna göre hazırladık.
|
Havaalanına bizi uğurlamaya gelen can arkadaşlar bunlarda :) |
Eveet ilk hikayemiz hava alanında başlıyordu. 19 kg ekstra bagaj çıktı. Ödemesi, bizim aldığımız rakama göre 19*7$ (Yaklaşık 900 TL yapıyordu)Ama ödeme noktasında gözüken maliyet tam 2.200 TL idi. Gözlerimize inanamadık. Bu farkın nedenini sorduğumuzda Türk Hava Yollarının, Air China ile ortak uçuş yapmasına rağmen maliyetlendirmeyi kendi rakamlarına göre yapıp Air China'yı tanımadığını ilettiler. Sadede gelirsem ekstra bagaj 7 $ değil 16 € imiş. Geçmiş olsun 16€*19kg=2200 TL.
'Ne koydun sen de valizlerine o kadar?' dediğinizi duyar gibiyim. Aslında buraya gelip etrafı görünce bende neden bu kadar eşya getirdiğimi sorguladım. Çünkü kıyafet anlamında da yiyecek anlamında da bir çok alternatife ulaşmanız mümkün yalnız fiyat farkı var pahalı bir şehirmiş burası o yüzden yine de iyi ki getirmişim diyorum :)
|
Fotoğrafı google'dan aldım. |
Konu açılmışken Çin deyince iyyy Çin mi gibi yorumlar çok aldık. Herkes ne yiyip ne içeceğimize kadar endişelendi. Sağ olsunlar bizi önemsiyorlar sonuçta bu nedenle biraz bulunduğumuz bölge hakkında bilgi vereyim. Jiangsu bölgesinde Kunshan şehrinde yaşıyoruz. Denizimiz var ismi Sarı Deniz, Shangay'a hızlı trenle yaklaşık 20-30 dk uzaklıkta, Türkiye'ye göre anlatırsam Shangay İstanbul ise Kunshan Kocaeli diye düsünebilirsiniz. Gelişmiş bir bölge istediğiniz hemen hemen her şeyi marketlerinde bulabiliyorsunuz. Yemek konusuna gelince mutlaka damak zevkinize göre restaurantlar buluyorsunuz. Bizim ilk günlerimizde favori mekanlarımız İtalyan restaurantlari :)
Tekrar valizlerimize neler koydugumuza dönersek Çin'de ilk etapta arayipta bulamayacagimiz yiyeceklere odaklandik mesela tarhana,salça,hazir çorba,bazlama ekmek, peynir,zeytin,manti (firinlayip posetlere koyduk), kesme makarna (ev makarnasi) getirdik. Giyecekler için de öyle mevsim geçisi yasayacagiz. Hem yaz hem sonbahar bir arada eee kista geliyor dolayisiyla hem ince hem de kalin giyeceklerimizi yanimiza almak zorundaydik.
Uçak yolculugumuzun süresi yaklaşık 9 saat 40 dk sürdü. Ardından Shangai-Pudong Havaalanina 15 Eylül Cumartesi günü saat 16:00 gibi ulastik.
|
Pasaportunuzu makineye yerleştiriyorsunuz
sonrasında yönergeleri takip ediyorsunuz,
basitmiş. |
Bu arada uçakta size Çin'e giriş bilgi formu doldurtuluyor. Mutlaka bu formu yanınızda bulundurmanız gerekiyor eğer unutursanız pasaport kontrolünün olduğu noktalarda formlar gördüm oralarda da doldurabilirsiniz. Bir de uçaktan indikten sonra Çin vatandaşı değilseniz işaretler sizi ayrı bir noktaya yönlendiriyor orada otomatik makinelerden parmak izinizi okutmaniz ve o makineden parmak izlerinizi raporlayan fisi almaniz sonrasinda da pasaport kontrolünde bu fisi görevliye vermeniz gerekli.
Havaalani maceramiz Çin'de de devam etti merak etmeyin. Türkiye'de pasaport kontrolünden geçerken görevli memur damgasini benim vize belgemin üstüne atmis. Dolayisiyla bu durum Çin'de pasaport kontrolü sirasinda sikinti yaratti. Böyle seyler hiç Orkun'un basina gelmez zaten hep beni bulur. Orkun'dan ayri olarak beni çektiler kenara tabii en korktugum sey :) Sordular da sordular bir sekilde onlari ikna ettikten sonra geçmeme izin verdiler. Ödüm patladi o kadar yolu geri dönecegim diye hem de yalnız :) He unutmadan söyleyeyim valizleri kontrol eden bir mekanizma yok keşke ilaç vs. de getirseydim dedim.
|
Google'dan bulduğum Pudong Havaalanının fotoğrafı
|
Havaalani çikisinda çalisacagimiz firma soförü bizi karsiladi ve havaalanindan yaklaşık 1 saatlik uzaklıkta ki Kunshan sehrine ve evimize bizi ulastirdi.
Çin ile Türkiye yerel saati arasinda tam 5 saat fark var. Anlayacaginiz geceniz gündüzünüz birbirine karisiyor. Uyku düzeninizi ayarlamaniz sart. Bugun Çin'e geleli tam 6 gün oldu hala uyku düzenim oturmadi.
İlk aktaracaklarim bu sekilde fotograf çok çekemediğim için bu yazımda çok paylaşamadım ama diğer yazılarımda inşallah hem evimizden hem de is yerimizden bahsederken daha çok paylaşacağım.
Şimdilik görüsmek üzere :)
Kişisel Sosyal Medya Hesaplarım: