Eveet, Tayland Maceralarımızı gün gün anlatmaya başlıyorum.
Yaklaşık 2.5 ay önce evlendiğimi daha önce söylemiştim. Balayı için Tayland/Phuket'i tercih edenlerden biriyiz.
Size yaklaşık 9 gün anlatacağım. Uzun uzun anlattığım için her güne bir yazı yazmayı düşünüyorum. Bugün sadece Phuket'e varış ve yolculuğumuzdan bahsedeceğim.
Siam Tur'un 9 günlük balayı turunu daha uygun olması açısından Ocak ayında Doha aktarmalı olarak satın almıştık, maliyeti kişi başı 1100$. Ayrıca Tayland'ın kullandığı para birimi baht ve yaklaşık 10 baht=1 tl, ucuz bir yer olduğunu söylemeliyim.Yanımıza dolar alarak yola çıktık çünkü hem Doha'da hem de Phuket'te bizi nelerin bekleyeceğini bilmiyorduk. Bu yüzden temkinli davrandık.
17 Ekim 2016 Pazartesi günü Atatürk Hava alanından Katar Hava yolları ile Doha aktarmalı olarak Phuket yolculuğumuz başladı. Yaklaşık 300 kişilik çok büyük bir uçakla ilk durağımız olan Doha'ya olan yolculuğumuz başladı.
Öncelikle şunu belirtmeliyim daha önce hiç uçağa binme deneyimim olmamıştı, büyük korkularımdan biriydi. Çok gergindim.Uçağa binmeden önce eşim beni rahatlatmak için kendi uçak yolculuğu deneyimlerini bana bolca anlattı. Sonunda uçağa bindik ve yerlerimizi aldık, her şey adım adım eşimin bana anlattığı şekilde oldu. Uçak yolculuğumun bu kadar sakin geçeceğini ben bile düşünmemiştim. :)
Hava alanında ki gergin bekleyişlerim :/
Uçağımız yanaşırken çekmiştim, çok heybetli bir görüntüsü vardı.
Uçağa bindikten sonra ki rahatlığım,amca yemeğe dalmış ben oyuna :)
Yolculuk sırasında rahat edebilmeniz için hazırlanmış mini bir çanta koltuğunuzda sizi bekliyor. İçerisinde uyku gözlüğü, çorap, ıslak mendil, tek kullanımlık diş macunu ve diş fırçası, basınç için kulaklık vardı. Bir de üşümememiz için her koltukta battaniyeler vardı.Bence çok güzel bir karşılama :) Ben uçaktayken fotosunu çekmemiştim, eve gelince çektim. Çantanın içeriğinde eksikler var genel olarak görünümü aşağıda ki gibi.
Rahat etmeniz için gerekenler düşünülmüş :)
Yemekler lezzetliydi. Genelde tavuk, makarna ya da et servisleri vardı. İçecek olarak ise kola, meyve suyu ya da alkolü tercih edebiliyorsunuz.Uçak yemeklerinin kötü olduğunu çok yerde duymuştum ama bence gayet iyiydi. :)
İlk durağımız olan Doha'ya 4 saatin sonunda vardık, orada Phuket uçağı için yaklaşık 1.5 saat vaktimiz vardı. Biz de dolaşmaya başladık.Eşim arabalara baktı ama parasının yetmeyeceğini anlayınca bekleme salonlarına geri döndük :))))
Doha'da eşimin aklını başından alan araba :)
Katar Havayolları ile 6 saat daha uçtuktan sonra Phuket'e vardık.
Türkiye'den yola çıktığımızda hava yaklaşık 15 dereceydi, Phuket'e vardığımızda ise tam 30 dereceydi. Biz neredeyse kışlık diyebileceğimiz kıyafetlerle Phuket hava alanına indik :) Havanın nasıl olacağını önceden tabii ki araştırmıştık. Phuket'in muson yağmurlarına maruz kalacağımızın da farkındaydık. En iyi mevsimlerinin Aralık'tan Nisan'a kadar olduğu söyleniyor. Ekim ayını 30 derece sıcaklıkla oranın kışı olarak düşünebilirsiniz. :)
Önemli bir nokta belirtmek istiyorum. Doha'dan Phuket'e hareket etmek için bindiğimiz uçakta hostesler doldurmamız için bize bir form verdi. Form iletişim ve kimlik bilgilerimizi, Tayland'a ilk gidişimiz mi olduğunu, orada nerede kalacağımızı soran sorular içeriyordu ve iki taraflıydı. Kimse bize formun ne amaçla dağıtıldığını söylemediği için formun bir tarafını eşimin diğer tarafına benim bilgilerimi girdikten sonra yanımıza aldık. (Formalite icabı doldurduğumuzu varsaymıştım, yanıma bile almayı düşünmüyordum aslında !!!!) Meğer pasaport kontrolü esnasında Tayland memurlarının sorduğu bir evrakmış. Formu iki taraflı doldurmamızı kabul etmediler. Bizi pasaport kontrolü sırasında bu yüzden yaklaşık 15 dakika kadar beklettiler. Açıkçası biraz gerildim. :/
Uçaktan indiğimden beri tek hissettiğim şey nemdi. Sanki aldığınız nefes size yetmiyormuş gibi hissediyorsunuz. Bir de nemle beraber gelen ağır bir koku.
Rehberimiz May, havaalanına bizi karşılamaya geldi. Çok güler yüzlü ve sıcak kanlıydı. Hemen kaynaştık diyebilirim.:) Birlikte kalacağımız otelin yerine doğru yola çıktık. Otel, Phuket'in sahil kesiminde Patong'daydı. Denize yaklaşık 100 metre mesafede konumu var. Hava alanına ise yaklaşık 1 saat mesafede.
Otele gidiş yolunda şehri incelemeye doyamıyordum. Elektrik ve telefon direklerinin kablosu şehre kara bulut gibi çökmüş durumda. Kabloların yoğunluğunu ilk gördüğümde o bölgede bir tren istasyonunun olabileceğini düşündüm. Aklıma ilk gelen oydu. :) Ama normal bir durum olduğunu sonra anladım. Sokakları salaş bir havada, eski bir sanayi sitesi gibi karışık caddelerden geçtik. Her gördüğüm yere heyecanla bakıyordum. Böyle ilginç yerler her zaman dikkatimi çekmiştir. Merak ederim o eski evlerin içinde ki ve sokaklarında ki yaşamları...
Burası Patong'dan bir fotoğraf, kabloları görmeniz açısından paylaşmak istedim.
Yaklaşık bir saatin sonunda konaklayacağımız Amaya Beach'e ulaştık. Çok güler yüzlü karşılandık bize odamızın hazır olmasını beklerken limonata ikram etiler. Çalışanlarla konuşurken otelin sahibinin Türk olduğunu öğrendik ama tanışma fırsatı yakalayamadık. Bu arada da May bize tatil planımızı anlattı. Fazlasıyla dolu günler bizi bekliyordu. Heyecanlanmıştım. Biz odamıza yerleşirken May ile ertesi gün görüşmek üzere ayrıldık.
Otelin fotoğrafını çekmediğim için internetten aldığım bir fotoğraf
Eveeeetttt, otelimize de yerleştiğimize göre bugünlük yazımı sonlandırıyorum.
Diğer günlerimizi bir sonra ki yazımda aktaracağım.
Diğer günlerimizi bir sonra ki yazımda aktaracağım.
Umarım bu kadar bilgi başlangıç için yeterlidir. :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder